Aidiyet, sadece mülkiyeti veya mülkiyeti aşan bir kavramdır. Temel olarak bir aile biriminde varoluş ve kimlik ile ilgilidir. Her birey, başka kimsenin dolduramayacağı benzersiz ve yeri doldurulamaz bir yere sahiptir, bu da ortak bir ortamda olmanın özünü gösterir. Bu fikir, aidiyetin birinin mülkü olmakla ilgili değil, derin kişisel ve anlamlı bir ailevi bağa katılmakla ilgili olduğunu vurgular.
Ayrıca, gerçek aidiyet, hoşgörü ötesine geçen duygusal bağlantıları içerir. Sevginin ve sevginin geliştiği aile üyeleri arasında bir özlem ve otantik bir bağlantı anlamına gelir. Aidiyet, sadece zihinsel bir durum olmaktan ziyade, bir ailenin birbirleri için gerçekten özlediği yürekten bir deneyim olarak tanımlanır. Özünde, ilişkileri besleyen ve gerçek sevgi ve akrabalığı teşvik eden ortak bir alan yaratmakla ilgilidir.