Thurgood Marshall avukat olduğunda Amerika Birleşik Devletleri'ndeki ırk ilişkileri özellikle kötüydü.
(When Thurgood Marshall became a lawyer, race relations in the United States were particularly bad.)
Bu alıntı, Amerikan tarihinde ırksal gerilimlerin arttığı önemli bir döneme dikkat çekiyor. Thurgood Marshall'ın bu tür sıkıntıların ortasında önde gelen bir avukat olarak ortaya çıkması, olağanüstü bir azim ve adalet savunuculuğu yolculuğuna işaret ediyor. Çalışmaları yalnızca adaletsiz yasalara meydan okumakla kalmıyor, aynı zamanda sivil haklarda ilerleme umudunu da simgeliyordu. Bunun üzerine düşünüldüğünde, toplumsal değişimi teşvik etmek için sistemik sorunlara karşı duran cesur bireylerin önemi kabul ediliyor. Marshall'ın mirası bize en karanlık zamanlarda bile kararlı çabaların ulusu eşitliğe ve daha iyi ırk ilişkilerine doğru yönlendirebileceğini öğretiyor.