Technopoly'nin yükselişiyle, bu düşünce dünyalarından biri kaybolur. Technopoly, Aldous Huxley'nin cesur Yeni Dünya'da özetlendiği şekilde alternatifleri kendi kendine ortadan kaldırır. Onları yasadışı yapmaz. Onları ahlaksız yapmaz. Onları popüler olmayan bile yapmaz. Onları görünmez ve bu nedenle alakasız hale getirir. Ve bunu, din ile, sanat, aile tarafından, siyaset tarafından, tarih, gerçek, gizlilik tarafından, zeka ile yeniden tanımlayarak, tanımlarımız yeni gereksinimlerine uyacak şekilde yeniden tanımlayarak bunu yapar. Teknopol, başka bir deyişle, totaliter teknokrasidir.
(With the rise of Technopoly, one of those thought-worlds disappears. Technopoly eliminates alternatives to itself in precisely the way Aldous Huxley outlined in Brave New World. It does not make them illegal. It does not make them immoral. It does not even make them unpopular. It makes them invisible and therefore irrelevant. And it does so by redefining what we mean by religion, by art, by family, by politics, by history, by truth, by privacy, by intelligence, so that our definitions fit its new requirements. Technopoly, in other words, is totalitarian technocracy.)
"Technopoly: Kültürün Teknolojiye Teslim Olması" adlı kitabında Neil Postman, Technopoly'nin yükselişinin alternatif düşünce sistemlerinin kaybolmasına nasıl yol açtığını tartışıyor. Postman'a göre, Technopoly bu alternatifleri açıkça yasaklamıyor veya kınamıyor; Bunun yerine, onları görünmez ve alakasız hale getirir. Bu dönüşüm, toplumun din, sanat ve gerçek gibi temel kavramların tanımlarının Technopoly'nin taleplerine uyacak şekilde yeniden şekillendirilmesi nedeniyle gerçekleşir.
Çıkarımlar derindir, bu da fikirleri doğrudan bastırmak yerine, Technopoly'nin kültürel normları ustaca yeniden tanımladığını düşündürmektedir. Sonuç olarak, kendisini geleneksel değerlerin ve alternatiflerin yavaş yavaş kamu bilincinden silindiği totaliter teknokrasi biçimi olarak belirler. Bu değişim, teknolojinin toplum üzerindeki güçlü etkisini vurgular, sadece günlük yaşamlarımızı değil, aynı zamanda temel inançlarımızı ve değerlerimizi de şekillendirir.