Naguib Mahfouz'un "Saray Yürüyüşü" nde, özlem ve yerine getirilmemiş arzu teması dokunaklı bir şekilde ifade edilir. Karakterin sevilen biri için derin özlemi, sevginin hem sevinç hem de acı kaynağı olabileceğini vurgulayarak muazzam duygusal acı getiriyor. Bu iç mücadele, sevgili konuşmacının derin duygularından habersiz kaldığı için tecrit duygusu ile birleşir.
Bu alıntı, konuşmacının ateşli duyguları ile sevgili ilgisizliği arasındaki bağlantıyı yansıtır. Özgürleşmemiş sevginin trajedisinin altını çiziyor, bu da özlemin kişinin zihinsel ve duygusal durumunu önemli ölçüde etkileyen ağır bir yük olabileceğini düşündürüyor. Konuşmacının yoğun duyguları ve sevgilinin farkındalık eksikliği arasındaki kontrast, insan ilişkilerinin karmaşıklıklarını ve onlara eşlik eden gönül yarasını göstermektedir.