Genellikle herhangi bir devrimde insanlar kimin daha fazla güce sahip olmak istediğine odaklanır. Ama en önemlisi o dönemde yazılan kanunlardır.
(Usually, in any revolution people are focused on who wants to have the most power. But the most important thing is the laws that are written during that time.)
Devrimler genellikle güç mücadeleleri ve liderlik mücadeleleri nedeniyle dikkat çeker, ancak kalıcı miras, oluşturulan yasal yapılarda yatmaktadır. Bu yasalar, ayaklanma sona erdikten çok sonra bile toplumu şekillendirerek adaleti, hakları ve yönetimi etkiliyor. Yasal çerçevelerin öneminin kabul edilmesi, bize gerçek değişimin sadece liderliği değiştirmeyi değil, aynı zamanda adil bir toplumu ayakta tutan kuralları şekillendirmeyi de gerektirdiğini hatırlatır.