Naguib Mahfouz, "Mirage" adlı kitabında, algı ve anlayış hakkında derin bir fikir sunar. Kalbin kendi vizyonuna sahip olduğunu, gözlerimizin sağladığı fiziksel manzarayı gölgede bırakabilecek daha derin bir farkındalık olduğunu ileri sürüyor. Bu metafor, belirli bir gerçeğe ne kadar yoğun hissettiğine veya odaklandığına bağlı olarak duygusal anlayışın gerçekliği netleştirebileceğini veya belirleyebileceğini ima eder.
Bu ifade, kişi duygularına veya arzularına derinlemesine daldığında, etraflarındaki dünyayı açıkça göremediklerini ve diğer perspektiflere veya gerçeklere körlüğe yol açabileceklerini vurgular. Duygusal algıların genellikle gerçeklik anlayışımızı şekillendirdiği insan deneyiminin karmaşıklıklarını hatırlatır.