GRİ GÖZLÜ COLE yatak odasının penceresinde oturmuş, elinde dürbünlü bir Ruger 10/22 ile yola bakıyordu. Sincap tüfeği. Altında tel çamaşır ipine asılı bir yorgan havalanıyordu. Gün bitmeden yorgan, içine biraz çakıl tozu karışmış, yaz başındaki tarlalar gibi kokardı. Harika bir koku, ev kokusu.

(GRAY-EYED COLE SAT in his bedroom window, looking out over the road, a scoped Ruger 10/22 in his hands. Squirrel rifle. Below him, a quilt hung on the wire clothesline, airing out. Before the end of the day, the quilt would smell like early-summer fields, with a little gravel dust mixed in. A wonderful smell, a smell like home.)

by {John Sandford}
(0 Yorumlar)

Gri Gözlü Cole yatak odasının penceresinin yanında oturuyordu ve elinde genellikle sincap avlamak için kullanılan bir silah olan dürbünlü Ruger 10/22 tüfeğini tutarken yola bakıyordu. Dışarıdaki manzara sakindi; altındaki çamaşır ipine serilen ve sıcak yaz havasını yakalayan bir yorganın varlığıyla noktalanıyordu. Bu an, evindeki basit mutluluklarla çevrili, hayatındaki huzurlu bir günün özetiydi.

Günün ilerleyen saatlerinde yorgan, bir miktar çakıl tozuyla karışan erken yaz tarlalarının enfes kokularını emerek nostalji duygusu uyandırırdı. Bu duyusal ayrıntı, Cole'un bulunduğu ortamın konforunu ve tanıdıklığını vurguluyor ve yalnızca bir yeri değil evin özünü de temsil ediyor.

Stats

Kategoriler
Votes
0
Page views
160
Güncelle
Ocak 21, 2025

Rate the Quote

Yorum ve İnceleme Ekle

Kullanıcı Yorumları

{0} yoruma göre
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yorum ve İnceleme Ekle
E-postanızı asla başkalarıyla paylaşmayacağız.
Daha Fazlasını Gör »

Other quotes in Extreme Prey

Daha Fazlasını Gör »

Other quotes in book quote

Daha Fazlasını Gör »

Popular quotes

Taffy. Taffy hakkında düşünüyor. Şimdi dişlerini dışarı çıkaracağını düşünüyor, ama onunla yemek demek olursa, her neyse onu yiyecektir.
by {Mitch Albom}
Küçük kasabalar metronom gibidir; En ufak bir hareketle, vuruş değişir.
by {Mitch Albom}
Bakın, eğer bilimin eninde sonunda Tanrı'nın olmadığını kanıtlayacağını söylüyorsanız, bu konuda farklı olmalıyım. Ne kadar küçük bir kurbağa yavrusuna, bir atoma kadar götürseler de, arayışın sonunda her zaman açıklayamadıkları bir şey, her şeyi yaratan bir şey vardır. Ve diğer tarafa ne kadar gitmeye çalışırlarsa çalışsınlar - yaşamı uzatmak, genlerle oynamak, şunu klonlamak, şunu klonlamak, yüz elliye kadar yaşamak - bir noktada hayat biter. Peki sonra ne olur? Hayat ne zaman sona erer? Omuz silktim. Anlıyorsun? Arkasına yaslandı. Gülümsedi. Sona geldiğinizde, Tanrı'nın başladığı yer burasıdır.
by {Mitch Albom}
Benim yerime senin ölmen gerektiğini söylüyorsun. Ama dünyada bulunduğum süre boyunca benim yerime de insanlar öldü. Bu her gün oluyor. Siz gittikten bir dakika sonra yıldırım düştüğünde veya içinde olabileceğiniz bir uçak düştüğünde. Meslektaşınız hastalandığında ve siz hastalanmadığınızda. Biz bu tür şeylerin rastgele olduğunu düşünüyoruz. Ama her şeyin bir dengesi var. Biri solar, diğeri büyür. Doğum ve ölüm bir bütünün parçalarıdır.
by {Mitch Albom}
Doğum ve ölüm arasında çok fazla can alıyoruz. Çocuk olmak için bir hayat. Yaşlanacak bir hayat. Gezmek, yerleşmek, aşık olmak, ebeveyn olmak, vaatlerimizi test etmek, ölümlerimizi gerçekleştirmek ve bazı şanslı durumlarda, bu farkındalıktan sonra bir şeyler yapmak için bir hayat.
by {Mitch Albom}
Sorun görünümünde gergin olma eğilimim var. Tehlike yaklaştıkça daha az gerginleşirim. Tehlike el altında olduğunda, şiddetli bir şekilde şişerim. Saldırganımla boğuşurken, korkmadan ve çok az yaralanma düşüncesiyle bitirmek için savaşıyorum.
by {Jean Sasson}
Ancak mürekkep fırçasının bir mahkumun zihninin iskelet anahtarı olduğunu düşünüyor.
by {David Mitchell}
Yalan söylemek var," diyor annem, talimatları yazdığı zarfı çantasından çıkarırken, "ki bu yanlış, bir de doğru izlenimi yaratmak var ki bu da gerekli.
by {David Mitchell}
Rahibe dedi ki, dili affedebilirim. Annene müstehcen bir jest yapmanı affedebileceğimden emin değilim. Holland, "Onu tanıyor olmalısın," dedi. Eğer onu tanısaydın sen de ona parmağını verirdin.
by {John Sandford}
Sınırlı insanların elindeki sınırsız güç her zaman zulme yol açar.
by {David Mitchell}