birdenbire büyük Lübnanlı filozof Halil Cibran'ın güzel bir dizesini hatırladım: "Belki de insanlar arasında bir cenaze, melekler arasında bir düğün ziyafetidir." Annemi, annesinin ve babasının yanında, kendi minikleri de kollarında toplanmış halde hayal ettim.

(suddenly remembered a beautiful verse by the great Lebanese philosopher Kahlil Gibran: "Mayhap a funeral among men is a wedding feast among the angels." I imagined my mother at the side of her mother and father, with her own little ones gathered in her arms.)

by {Jean Sasson}
(0 Yorumlar)

"Tam Prenses Üçlemesi"nde yazar Jean Sasson, Prenses Sultana karakterine ve onun toplumsal normlara karşı mücadelesine odaklanarak Suudi Arabistan'daki kadınların yaşamlarını araştırıyor. Anlatı, özellikle aile ilişkilerinin karmaşıklığını ve kültürel beklentilerin kadınların yaşamları üzerindeki etkisini vurguladığı için duygusal derinlik açısından zengindir. Üçleme boyunca, hem karşılaşılan zorlukları hem de kadınlar arasındaki birliğin gücünü gösteren dayanıklılık ve umut temaları ortaya çıkıyor.

Hikayedeki dokunaklı bir an, Halil Cibran'ın okuyuculara ölümün genellikle farklı merceklerden görüldüğünü hatırlatan bir sözünü hatırlatıyor. Kahraman, annesinin öbür dünyadaki varlığını yansıtıyor, onun sevdikleriyle yeniden bir araya geleceğini hayal ediyor, rahatlık ve süreklilik duygusunu vurguluyor. Bu düşünce, aile bağlarıyla derin bir bağı çağrıştırıyor ve aşkın ölümün kesinliğini bile aştığı inancını çağrıştırıyor ve hem üzüntünün hem de tesellinin bir resmini çiziyor.

Rate the Quote

Yorum ve İnceleme Ekle

Kullanıcı Yorumları

{0} yoruma göre
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yorum ve İnceleme Ekle
E-postanızı asla başkalarıyla paylaşmayacağız.
Daha Fazlasını Gör »

Other quotes in The Complete Princess Trilogy: Princess; Princess Sultana's Daughters; and Princess Sultana's Circle

Daha Fazlasını Gör »

Popular quotes

Taffy. Taffy hakkında düşünüyor. Şimdi dişlerini dışarı çıkaracağını düşünüyor, ama onunla yemek demek olursa, her neyse onu yiyecektir.
by {Mitch Albom}
Küçük kasabalar metronom gibidir; En ufak bir hareketle, vuruş değişir.
by {Mitch Albom}
Bakın, eğer bilimin eninde sonunda Tanrı'nın olmadığını kanıtlayacağını söylüyorsanız, bu konuda farklı olmalıyım. Ne kadar küçük bir kurbağa yavrusuna, bir atoma kadar götürseler de, arayışın sonunda her zaman açıklayamadıkları bir şey, her şeyi yaratan bir şey vardır. Ve diğer tarafa ne kadar gitmeye çalışırlarsa çalışsınlar - yaşamı uzatmak, genlerle oynamak, şunu klonlamak, şunu klonlamak, yüz elliye kadar yaşamak - bir noktada hayat biter. Peki sonra ne olur? Hayat ne zaman sona erer? Omuz silktim. Anlıyorsun? Arkasına yaslandı. Gülümsedi. Sona geldiğinizde, Tanrı'nın başladığı yer burasıdır.
by {Mitch Albom}
Benim yerime senin ölmen gerektiğini söylüyorsun. Ama dünyada bulunduğum süre boyunca benim yerime de insanlar öldü. Bu her gün oluyor. Siz gittikten bir dakika sonra yıldırım düştüğünde veya içinde olabileceğiniz bir uçak düştüğünde. Meslektaşınız hastalandığında ve siz hastalanmadığınızda. Biz bu tür şeylerin rastgele olduğunu düşünüyoruz. Ama her şeyin bir dengesi var. Biri solar, diğeri büyür. Doğum ve ölüm bir bütünün parçalarıdır.
by {Mitch Albom}
Doğum ve ölüm arasında çok fazla can alıyoruz. Çocuk olmak için bir hayat. Yaşlanacak bir hayat. Gezmek, yerleşmek, aşık olmak, ebeveyn olmak, vaatlerimizi test etmek, ölümlerimizi gerçekleştirmek ve bazı şanslı durumlarda, bu farkındalıktan sonra bir şeyler yapmak için bir hayat.
by {Mitch Albom}
Sorun görünümünde gergin olma eğilimim var. Tehlike yaklaştıkça daha az gerginleşirim. Tehlike el altında olduğunda, şiddetli bir şekilde şişerim. Saldırganımla boğuşurken, korkmadan ve çok az yaralanma düşüncesiyle bitirmek için savaşıyorum.
by {Jean Sasson}
Ancak mürekkep fırçasının bir mahkumun zihninin iskelet anahtarı olduğunu düşünüyor.
by {David Mitchell}
Yalan söylemek var," diyor annem, talimatları yazdığı zarfı çantasından çıkarırken, "ki bu yanlış, bir de doğru izlenimi yaratmak var ki bu da gerekli.
by {David Mitchell}
Rahibe dedi ki, dili affedebilirim. Annene müstehcen bir jest yapmanı affedebileceğimden emin değilim. Holland, "Onu tanıyor olmalısın," dedi. Eğer onu tanısaydın sen de ona parmağını verirdin.
by {John Sandford}
Sınırlı insanların elindeki sınırsız güç her zaman zulme yol açar.
by {David Mitchell}