Annem dışında bana inanan ilk kişi, soyadını hiç bilmediğim bir adamdı. O benim patronumdu, Swenson'ın Dondurma dükkanının müdürüydü.
(The first person besides my mother who believed in me was a man whose last name I never knew. He was my boss, the manager of Swenson's Ice Cream shop.)
Bu alıntı, küçük inanç ve destek eylemlerinin bireyin hayatında yaratabileceği derin etkiyi vurgulamaktadır. Bazen, dondurma dükkanındaki bir patron gibi beklenmedik veya alçakgönüllü kaynaklardan gelen tanınma ve inanç, güven ve azim uyandıran çok önemli anlar olarak hizmet edebilir. Bize, teşvikin en önde gelen isimlerden gelmesi gerekmediğini hatırlatıyor; Çoğunlukla kalıcı izlenimler bırakan, fark edilmeyen basit hareketlerdir. Bu tür anlar çoğu zaman dönüm noktaları olarak hizmet eder ve destek çok az ya da isimsiz görünse bile bizi kendimize inanmaya teşvik eder.