Plains'in hiçliğin ortası olduğu fikri var, küçümsenecek bir şey. Ama burası gerçekten kahramanca bir yer.
(There's an idea of the Plains as the middle of nowhere, something to be contemptuous of. But it's really a heroic place.)
Ovaların uzak ve önemsiz bir alan olarak algılanması çoğu zaman insanların buranın değerini ve önemini göz ardı etmesine yol açmaktadır. Ancak bu alıntı, böyle bir manzaranın doğasında var olan kahramanlığı vurgulayarak bu bakış açısının yeniden değerlendirilmesine davet ediyor. Ovalar, uçsuz bucaksız açıklıkları ve zorlu koşullarıyla dayanıklılık, azim ve derin bir doğa anlayışı gerektirir. Kahramanlığın görkemli eylemlerle veya kentsel başarılarla sınırlı olmadığını hatırlatıyorlar; bunun yerine, görünüşte yaşanması zor ortamlarda gelişmek için gereken sessiz güçte bulunabilir. Bu manzaralar, buralarda yaşayanların kültürünü ve tarihini şekillendirmiş, bağımsızlık ve toplumsal dayanıklılık duygusunu geliştirmiştir. Ovaları kahramanca bir yer olarak tanımak, bu topraklarda gezinen ve onu dönüştüren öncülerin, çiftçilerin ve yerli halkların hikayelerine olan takdirimizi artırıyor. Gerçek kahramanlığın çoğunlukla dayanıklılık ve uyum sağlamada yattığının altını çiziyor; bu nitelikler, zorlu arazilerde yaşayan ve çalışanların örnek aldığı niteliklerdir. Böylesine geniş bir coğrafi özelliği önemsiz hale getirmeyi reddetmek, onun güzelliğini, karmaşıklığını ve sakinlerinde beslediği cesur ruhu görmemizi sağlar. Algıdaki bu değişim yalnızca coğrafya anlayışımızı zenginleştirmekle kalmıyor, aynı zamanda hayatları bu toprakların engebeli güzelliğiyle iç içe olan insanların dayanıklılığına ve cesaretine duyduğumuz saygıyı da derinleştiriyor.